Aslında her şey, 2005 senesinin hatırlamadığım bir ayında başladı. internette karşıma çıkan bu facebook illetine ben de kaydoldum bu sosyal ağa..
Bir rivayete göre, burada 'ebeni' bulabiliyormuşsun. İlkokulda kaybettiği silgisini bulanları bile duyduk. Ne ebemi ne de silgimi buldum. Ama tanımadığım onlarca kişiyle, bir şekilde arkadaş oldum..
İtiraf zamanı:
İlk başta ben de 'apaçi'ce şeyler paylaştım. Türkçe katili oldum. ( cHoq cikSs fOto xD )
Geçmişe perde çekelim şimdilik ;)
İlk başlarda sıkıcı geliyordu. Kim ne yapmış, falan filan, 5 dakika bakıp çıkılıyordu. Zaten pek bir alternatif yoktu.
Sonra 'o' geldi...
FACEBOOKDA OYUNMU HİÇ İŞİM OLMAZ |
5 dakikayı saatlere çıkaran şey...
Çoğu kez traktörümüzün yağı bitti. Tarlamız kurudu gitti.
Domateslerin sulama vakti gelince, işini gücünü bırakıp bilgisayara koşan insanlar oldu. ( Bu kadar da değildim hani :\ )
Bunun da hevesi bitti. Yeri boş kalmadı ve 'Pet Society' fırtınası başladı..
3 kuruş param olsun da, evime mobilya alayım diye, zavallı evcil hayvanımı saatlerce koşturduğum oldu..
Her şey, zamanın akışında ilerlerken, üyelerin yaş ortalaması da bu düzene ayak uydurdu. Şu sıralar 70-80 yaş üstü kullanıcı sayısı azımsanamayacak ölçüde(ymiş). (Şahsen Zuckerberg'in yalancısıyım..)
Sonraları, 'yararlı' sayfalar, gruplar kuruldu. Her gün her dakika, anlamlı ve güzel sözler öğrendik. Hele de o komik sayfalar yok mu? Gülmekten karın kaslarımız yırtıldı..
Bencillik etmeyip paylaştık ki, başkaları da faydalansın..
Denizde, tatilde, karda, kışta fotolarımızı çektik. Özelimizi, tüm çıplaklığıyla (bazıları gerçekten 'çıplaklığıyla') gözler önüne serdik.Bildirim patlaması yaşadık. (Özgüvenim arttı, kahretsin !)
Kim, kiminle, nerede, ne yapıyor oyunu, 'yerini bildir' butonuyla gerçeğe dönüştü.. Hırsızlık olayları arttı..
Sohbette, kelimelerin yetersiz kaldığı yerlerde kullanmamız için ifadeler getirildi. Şahsen 'güneş gözlüklü,cool' ifadeyi kullanıyorum..
Hele de o ilişki durumu yok mu? 15-16 yaşındaki kızların 'evli, nişanlı' gibi görünmeleri.. Allah'ını seven üzerime toprak atsın..
Kıskandığımdan yapıyorum, çaktırmayın ;)
Böyle bir şey işte 'facebook'. Çok güzel, her eve lazım...
Düşünün,
Evinizde 1 adet bilgisayar varsa ve bu bilgisayara düşen 'facebook' kullanıcı sayısı 3 ise, hayat gerçekten zor demektir..
78 yaşındaki ananemin, kullanmayı geçtim, 'facebook'tan haberi bile yok, aman kulağına gitmesin ! 4. kişiyi kaldırabileceğimizi zannetmiyorum..
Gönül isterdi ki, bir şeyler daha karalayayım bu içine düşülen bataklık için.. Fakat birazdan, oynadığım oyun için 'can' gelecek...
Sayfalara sığdıramayacağım bir çok alternatif getirdi bize 'facebook', zamanımızı vahşice katletmek için..
Robert Cailliau:
- Benim Twitter’da, Facebook’ta, Linkedln’da veya benzer bir sitede üyeliğim yok. Onlar ruhunuzu emiyor ve sizin gitmenize izin vermiyor.
- Ama anne ! Herkes düşük aldı..
NOT: Bu bir blog yazısıdır. Şahsi düşüncelerdir. Yazarın da bu bataklıkta debelendiği unutulmamalıdır.
Yorumlar