Ana içeriğe atla

şehitler kervanı sözleri

28. Az Kaldı Zafere


Rahmet yelleri esti kurak çöllerde
Göz yaşı sevince dönüştü gözlerde

Tek hükümran Allah’tır pak gönüllerde
İslamın gür sedası yükseldi yine

Zafere zafere az kaldı zafere

Alinin kılıcı Hüseyinin elinde

Savaşır meydanlarda az kaldı zafere



Bahardır tomurcuk verdi bütün ağaçlar

Lalelerle doldu tarlalar ve topraklar

Kolları sıvamış korkmadan çalışanlar

Ekilen biçilir bir hasat vaktinde

Zafere zafere az kaldı zafere

Alinin kılıcı Hüseynin elinde

Savaşır meydanlarda az kaldı zafere



Bugünkü meşakket yarın rahatlıktır

Bugünkü esaret yarın azatlıktır

Güneş ülkesinden biz gün ısmarladık

Zülmün sonu İslamdır elbet yine

Zafere zafere az kaldı zafere

Ali’nin kılıcı Hüseyn’in elinde
Savaşır meydanlarda az kaldı zafere



Doğurdu umutlar evliyanın duası

Mevlananın seması ve Yunusun aşkı

Alinin kılıcı Hüseynin elinde

Savaşır meydanlarda zafere az kaldı (Ş.K. 3/1)



29. Tarihe Kaydedildi



Damarlarımızda gezen kanınız

Gönüllere kazıldı adlarınız

İslam için feda olan canınız
Tarihe kayd edildi destanınız



İmanınız red etti boyun eğmeyi

Ey Kürdistanın izzetli evlatları

Ne yakışmış şehadet elbisesi

Kaybetmedik bizler kazandık sizi



Damarlarımızda gezen kanınız

Gönüllere kazıldı adlarınız

İslam için feda olan canınız

Tarihe kayd edildi destanınız



Karşısında dikildiniz zalimlerin

Haddi aşan kafir ve hayinlerin

Paramparça o mübarek bedeniniz

Çıkmayacak aklımızdan o haliniz



Damarlarımızda gezen kanınız

Gönüllere kazıldı adlarınız

İslam için feda olan canınız

Tarihe kayd edildi destanınız (Ş.K. 3/2)











30. Şehid Adil



Bir mazlum daha boyandı kana

Şehidler yurdu mazlum Silvanda

Her yanı nurla kapladı iman

Adildi Allah için aldı intikam



Adilin kanı iftiharımız

Sonuna kadar cenk cenk şiarımız



Aşk ile coştu kafire karşı

Vurdu kafirin en alasını

Kendinden geçti şerbet içerken

Cezbeye geldi can şehid düşerken



Adilin kanı iftiharımız

Sonuna kadar cenk cenk şiarımız



Şehadet ve zafer aynıdır bize
Bunlar yazılıdır bak tarihlere

Bu adı bize vermiş yaradan

Kur-an’da Hizbullah diyiyor bize



Adilin kanı iftiharımız

Sonuna kadar cenk cenk şiarımız (Ş.K. 3/3)













31. Molla Zeki



Uzat elin tut elimi
Ne olur biraz ver teselli
Şehid düştün düşeli

Gülmez yüzler Molla Zeki



Evet şehadet müjdedir

Vallah şehadet güzeldir

Ayrılığın acı geldi

Bizlere şeyh Molla Zeki



Ey seydamız ey canımız

Nurlu yüzün bir ay gibi

Aydınlatır gönülleri

Her bir sözün Molla Zeki



İlminle amildin seyda

Gören gördü senden fayda

Daha taze gül baharda

Koparıldı Molla Zeki



Kerametin ilmin idi

Verdiğin pak canın idi

Cizre Botanın bülbülü

Sen ey şehid Molla Zeki



Ey seydamız ey canımız

Nurlu yüzün bir ay gibi

Aydınlatır gönülleri

Her bir sözün Molla Zeki

Bugün artık yarın bize

Kavuşmak yakındır size

Her bir can yola koyulmuş

Şehadete Molla Zeki



Buluşmak yakındır senle
Yanındaki şehidlerle
Özlem büyüktür sizlere

Şehadetle ey şeyh Zeki



Ey seydamız ey canımız

Nurlu yüzün bir ay gibi

Aydınlatır gönülleri

Her bir sözün Molla Zeki (Ş.K. 3/4)



































32. Zaferin Müjdeleri



Bir ince boyun vardı her sehpada

Çok celatlar itti her sehpaya
Bir hakaret okunur dudaklarda

Kan içmeye hasretli bu hunharlara

Ey şehid Halil ey şehid Nazım

Müjdesi oldunuz tüm mazlumların



Yüzlerini çevirmezler ki Kıbleye

Öldürecekler ama işkence ile

Sözde galip gelecekler onlar bu halle

Dünya güldü bu akılsız hunharlara (zalimlere)

Ey şehid Cihan ve ey Muhammed

Sizlerin kanıyla dirildi ümmet



Yüzleri kan ile sıvazlanmış

Cellatlar idam için hazırlanmış

Halk idamı seyre durmuş iken

Onlar tükürdü kendi cellatlarına

Ey şehid Fuad ve ey Hanifi

Hizbullahiler unutmaz sizi



Tükürdükleri yüzler hepsi karardı

Kanlarıyla tüm şafaklar aydınlandı

Umut yumakları kafiri boğdu

Kanları galip geldi tüm silahlara
Ey şehid Ahmet, ey Selahattin

Müjdesi oldunuz gelen zaferin (Ş.K. 3/5)





33. Mazlumların Gür Sesi



Kan ağlıyorken bu cihan

Mazlumlar ederken figan

İşkence ile dolu her an
Gel dertlere derman olan


Gel ey devrimin müjdesi

Gel mazlumların gür sesi

Sensin kıyamın nefesi

Sen müminlerin kalesi



Bülbül gibi hasret güle

Yarap bu ne biçim çile

Sızlar dağlar taşlar bile

Gel artık bir devrim ile



Gel ey devrimin müjdesi

Gel mazlumların gür sesi

Sensin kıyamın nefesi

Sen müminlerin kalesi



Gözlerden kanlı yaş akar

Bu aşk yürekleri yakar

Gelsin lale dolu bahar

Gel kaçsın kara bulutlar



Gel ey devrimin müjdesi

Gel mazlumların gür sesi

Sensin kıyamın nefesi

Sen müminlerin kalesi

Zulme karşı baş kaldırmak

Sonsuz gündüze kavuşmak

Küfrün düzenini yıkmak

Hizbullahla olur ancak



Gel ey devrimin müjdesi

Gel mazlumların gür sesi

Sensin kıyamın nefesi

Sen müminlerin kalesi



Gel beklenilen Hizbullah
Erisin buzdan bu dağ

Şafak atsın gelsin sabah

Gel beklenilen Hizbullah



Gel ey devrimin müjdesi

Gel mazlumların gür sesi

Sensin kıyamın nefesi

Sen müminlerin kalesi (Ş.K. 3/6)



























Şehid ve şahadetle iligili ayetler



1. Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın.

Bilakis onlar diridirler: Allah’ın, lütuf ve kereminden

kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde Rableri

yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar. Arkalarından

gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan

Şehid kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı

müjdesinin sevicini duymaktadırlar. (Al-i İmran 169-170)

2. Allah müminlerden, mallarını ve canlarını kendilerine

(verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü

onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler, ölürler. (Bu)

Tevrat’ta, İncil’de ve Kur-an’da Allah üzerine hak bir vaaddir.

Allah’tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır!

O halde O’nunla yapmış olduğunuz bu alış verişinizden dolayı sevinin.

İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır. (Tevbe 111)

3. Müminler içinde Allah’a verdikleri sözde duran nice erler var.

İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir;

Kimi de (Şehidliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini)

değiştirmemişlerdir. (Ahzap 23)



















34. Ümit



Bir elinde keleş bir elde Kur-an

Onun tek gayesi dünyada Furkan
Eyleyip göğsünü İslama kalkan

Küfrün karşısında duran Hizbullah



Onun ipi Kur-an yolu sünnettir

Bu davadan kaçan bilir namerttir

Şehid olmak ona büyük nimettir

Öldükçe dirilir dirilir Hizbullah



O ki İbrahimdir putları kıran

Firavuna karşı Musaca duran

Mustazaf ahını zalimden soran

Mazlum göz yaşını silen Hizbullah



Medrese-i Yusuf saraydır ona

Hak için cefada minnet mi cana

Çabası her zaman rızadan yana

Rıza-i hak için ölen Hizbullah



O davaya sadık Ebu Bekirdir

O adaletiyle sanki Ömerdir

Öylesine dürüst o ki Osmandır

İlimin kapısı Ali Hizbullah



O bedrin yılmaz kahramanıdır

O gelecek neslin şahdamarıdır

Onunla bu ümmet şahlanmalıdır

Ümitler bağlanmış ümit Hizbullah (Ş.K. 3/7)

35. Şeriat



Bu kadar şehid uğruna

Can verdiler hak yoluna

Mazlumlar gözler yolunu
Gelmen için çıktık yola Şeriat, Şeriat



Daha yeni şafak attı

Yol gösterenler göründü
Mal mülk ve can terk edildi

Gelmen için çıktık yola Şeriat, Şeriat



Bekledik biz çok bekledik

Beklemekle gelmez dedik

Kalktık sana doğru geldik

Gelmen için çıktık yola Şeriat, Şeriat



Adaletsin, Hürriyetsin

Hayat veren bir nefessin

İstemeyenler beklesin

Biz istedik çıktık yola Şeriat, Şeriat (Ş.K. 3/8)





















36. Zindan Gülistandır



Zindan gülistandır bize orda gül derilir ümmete

Bir adım var şehadete dört duvar set değil bize



Her bir duvar Yusuf olmuş dayan sabret diyor

Her bir gün bir asır olmuş ayrılık acı geliyor

Tel örgüler pırangalar bizlere korku vermiyor

İslam uğruna meşakat bizlere huzur veriyor


Zindan gülistandır bize orda gül derilir ümmete

Bir adım var şehadete dört duvar set değil bize



Allah sevdiğine verir bu zor olan imtihanı

Ateşi güle çeviren cennet eyler loş zindanı

Layık olanlar zindana kapanmışlar bak secdeye

Çünkü Yusuf bu zindanı çevirmişti medreseye



Zindan gülistandır bize orda gül derilir ümmete

Bir adım var şehadete dört duvar set değil bize



Sabrımızı zorlasanız yine karşınızda sabır

Allah için ölüm zindan bizler için değil kahır

Zindan gülistandır bize orda gül derilir ümmete

Bir adım var şehadete dört duvar set değil bize

(Ş.K. 3/9)









37. Hüseyinin Mektebi



Umut doğdu güneş gibi

Bu gün gündüz bitmez gibi

Söndür mumu güneş doğdu

Doğdu artık batmaz gibi



Bir lokma hürriyet için
Paramparça bir çok ceset

Hürriyeti tatmak için

Korkular buldu cesaret



Biz aşığız şehadete

Kerbelada Hüseyine

Hüseyinin mektebinden

Geçenler çok rüzgar gibi



Kula kulluk sona erdi

Gönüller Allah’ı sevdi

Hazır binlerce fedai

Bu yoldan vazgeçmez gibi



Şeref ve izzetir bize

İslamdır ruh veren bize

Hazırız top yekün ölüme

Biz Ashabı Uhdut gibi



Biz aşığız şehadete
Kerbelada Hüseyine

Hüseyinin mektebinden

Geçenler çok rüzgar gibi



Umutlar kıvılcım çaksın
Barutlaşmış mazlum halka
Büyük bir kıyam başlasın

Kıyametler kopar gibi



Devrilsin zalim tağutlar

Ateş sahipleri gibi

Umut var kalkacak bunlar

Firavun Nemrutlar gibi



Biz aşığız şehadete
Kerbelada Hüseyine

Hüseyinin mektebinden

Geçenler çok rüzgar gibi (Ş.K. 3/10)

































38. Çağrı Yapan Mesaj



Kan şehadete çağrı yapan mesajdır bize

Kan tarihlerden bir coşkudur yüreğimize



İslam için kıyam ettik bizler Kürdistanda

Boyandı en azizlerimiz boyandı kana

Kan bir nur gibi fışkırdı aydınlattı bizi
Kan Kürdistanda Allah için boğdu hayini



Kan şehadete çağrı yapan mesajdır bize
Kan tarihlerden bir coşkudur yüreğimize



Kan Hizbullahi medresenin icazesidir

Kan Allah için ölümlerin bir müjdesidir

Kan dirilen bu ümmetin bir meşalesidir

Kan hürriyete giden yolun göstergesidir



Kan şehadete çağrı yapan mesajdır bize

Kan tarihlerden bir coşkudur yüreğimize



İslam için kıyam ettik bizler Kürdistanda

Boyandı bak azizlerimiz boyandı kana

Kan Hüseyinden bir mirastır mektebimize

Kan bir feryattır bir kıyamdır zulmün üstüne



Kan şehadete çağrı yapan mesajdır bize

Kan tarihlerden bir coşkudur yüreğimize (Ş.K. 3/11)







39. İşte Delillerimiz



Sanki yemin içmiş zalim
Kalmayacak bir tek mümin

Dar ağaçları kurulmuş

Cellatların hepsi hain

Çok kan aktı Kürdistanda

Mazlumlar boyandı kana

Katl edildi bir çok alim

İşte delil Molla Hida
Hizbullahi, Hizbullahi

Ey gönlü sabır deryası

Zafer yakın müjde gelmiş

Delil şehidlerin kanı

Delil şehidler kervanı

Güldürmeyip ağlattılar

Bizleri zalim hunharlar

Bitmez Halepçe, Hamalar

İşte delil mazlum Susa

Yol kestiler Kürdistanda

Kast ettiler mazlumlara

Muhsin boyandı kanlara

İşte delil Karajdağda

Hizbullahi, Hizbullahi

Ey gönlü sabır deryası

Zafer yakın müjde gelmiş

Delil şehidler kervanı
Yanlız görünce işkence

Layık görüldü bizlere

Kezzap döküldü gözlere

İşte delil Orhan Hoca

Hizbullahi, Hizbullahi

Ey gönlü sabır deryası

Zafer yakın müjde gelmiş
Delil şehidlerin kanı

Delil şehidler kervanı (Ş.K. 3/12)





















































40. Nurlu Kervana



Bir mübarek destan yazılır şimdi
Bir mübarek kervan çıkmış bu yola

Başı var sonu yok belli değil ki

Katılanlar çoktur nurlu kervana



Yarab bizleride kat bu kervana

Kurban kabul et bu canı yoluna

Bir canımız vardır oda fedadır

Senin dinin olan İslam uğruna



Mücadele varsa bizlerde varız

Allah’ın yolunda biz kurbanlarız

Bir can ne ki keşke yüzbinlerce can

Olaydı vereydik hiç usanmadan



Yarap bizleride kat bu kervana

Kurban kabul et bu canı yoluna

Bir canımız vardır oda fedadır

Senin dinin olan İslam uğruna



Terk eyledik bedeni uzağız ondan

Candan oluruz olmayız canandan

Can da odur bize cananda odur
Yeter ki hakim olsun ahkam-ı Kur-an



Yarab bizleride kat bu kervana

Kurban kabul et bu canı yoluna

Bir canımız vardır oda fedadır

Senin dinin olan İslam uğruna (Ş.K. 3/13)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

inönü caddesi iran pazarı

İRAN PAZARI SOKAGI

sehit molla şükrü muhittin

Bahar geldi Suruça açtı kandan gülleri Gecenin karanlığına ışık tuttu kanları Yola çıktı Suruçtan Şehidlerin kervanı Molla Şükrü, Muhyeddin davanın kurbanları İki yaprak döküldü iki damla kan düştü Kurumuş yapraklara bahar geldi can düştü Gecenin karanlığını yırttı kurşun sesleri Molla Şükrü, Muhyiddin bir yana cihan düştü. Suruç topraklarında kan düşünce gül açtı Dökülen her damla kan karanlığa nur saçtı Yola çıktı Suruçtan şehidlerin kervanı Molla Şükrü, Muhyiddin şehadete ulaştı. Bu yol yiğitler yolu geri kalsın ahmaklar Sanmasınlar ki saklar onları karanlıklar Öyle bir gün doğdu ki Suruç ufuklarında Molla Şükrü, Muhyiddin meydan okur korkaklara. Bu kanlı katilleri kanlarımız boğacak Hizbullahi dünyadan zalimleri kovacak Mazlum uyandı Suruçda eman yoktur zalime Molla Şükrü, Muhyiddin kanınız alınacak                                            ŞEHİDLERE SELAM OLSUN GÜNEYDOĞUDA MÜRTED ÖRGÜT(PKK) , TAĞUT VE MÜNAFIKLARIN ELLERİYLE ŞEHİD OLAN TÜM KARDEŞLERİMİZE SELAM OLSUN, TÜM